24 Kasım 2006

Derin Dondurucu Bozulursa!

Şimdi söyleyin bana bir gece eve gediğinizde tıka basa dolu derin dondurucunuz kapası açık ve bir çok şeyin çözülmüş olduğunu görürseniz ne hissedersiniz? Üstelikte elinizde kolunuzda market torbaları ve onların içinde de dolaba girmeye bekleyen yiyecekler. Aman tanrım ne kadar kötüydü. Hemen henüz çözülmemiş yiyecekleri kurtarma operasyonu elbette. En yakındaki komşuya transefer. Ya çözülenler?

Ertesi gün hepsini pişirmek zorunluluğu doğdu elbette. Çözülenler içerisinde farklı zamanlarda alınıp dolaba konulumuş parça etler, dondurulumuş bezelyeler, çok miktarda kıyma, dondurulmuş mısır, tavuk parçaları, önceden yapılıp dolaba atılmış pişirilmeye hazır portakallı kurabiye ve bebeğimin yemekleri, onun için hazırlanmış özel etler.. Kıymalarla bol miktarda köfte yaptım, mısırlarla hasır sepetten aldığım tarifle mısır mücveri, etlerin bır kısmı ile etli büryani, diğer kısmı ile şimdi tarifini vereceğim terbiyeli et haşlamadan yaptım. Kurabiyeleri de pişirmeyi unutmadım. Bu kadar çok yemek ve köfte olunca da mangal yapıp arkadaşlarımızı yemeğe davet ettik. Zorunlu bir davet olsa da leziz ve keyifli olmasına engel olmadı.

TERBİYELİ HAŞLAMA

500-600 gr parça et
3-4 patates
15-20 adet bebek havuç (2-3 normal dogranmış havuçta olur)
500 gr yogurt
1 yumurta sarısı
Bol miktarda nane,tuz

Öncelikle etleri düdüklü tencere de üstünü örtecek kadar su işle haşladım ama tamamiyle pişmemesine özen gösterdim. Ardından içerisine doğranmış papatesleri, havuçları ve tuzu koyarak yeniden düdüklünün kapağını kapadım ve hepsi pişecek miktarda bekledim. Bu arada bir kasenin içinde yoğurt, yumurta sarısı ve naneyi karıştırdım. Haşlama işlemi bittikten sonra yemek henüz sıcakken yaptığım terbiyeye sıcak haşlama suyundan ilave ederek karıştırdım ve yavaş yavaş yemeğe ilave ettim. Bir kaç dakika daha ateşte tutarak yemeğin pişirilme işlemini tamamladım. Eh bize afiyet oldu. Denerseniz size de olacak eminim.

3 yorum:

Pınarın Kulubesi dedi ki...

Nükhet merhaba
hani şu zorunluluktan misafir davet etme faslını biraz gülerek okudum beni affet:) çok güzel anlatmışsın:)malzemeleri ne güzel değerlendirmişsin. Çok becerikli bir hanım olduğun derin dondurucundan çıkan malzemelerden ve onları değerlendirmenden belli oluyor. Bende buzluktaki yiyecekleri tek tek çıkarıp kullanmaya çalışıyorum. Nedense hiç sevmiyorum orda yiyecek biriktirmeyi, hem zaten yakında kurban bayramı var. Kesilen kurban etlerini saklayacak alana ihtiyaç olacak.
Bende dolaptan mantarları çıkarıp kavurdum. Kara lahana yapraklarını çıkarıp yemek yaptım. Ekmek almayıp buzluktaki ekmekleri tüketiyoruz. Makarna ve mantıları çözüp tükettik. Eti çıkarıp köfte yaptım. Ama stok tükenmedi bir türlü:) Çalışmalara devam:)

Nukhet dedi ki...

Pinarcim

Ben de tam aksine dondurucuyu cok seviyorum ve ara ara extra bir tane daha almayi dusunuyorum. Birincisi Dubaide her dakika guzel et bulamadigim icin buldum mu fazla alip dolaba atiyorum. Istanbuldayken de yazdan domates, misir, barbunya,taze fasulye,patlican gibi uygun herseyi depoliyordum. Kisin cok cok iyi oluyordu. Ayrica yaptigim kurabiye kek borek fazlaliklarini ister pisirmeden once ister pisirdikten sonra koyuyorum, ani misafir gelince ilac gibi oluyor. Ne bileyim bana cok rahat geliyor. Belki zamanla sen de alisirsin. Bu arada tatli sozlerin icin de cok tesekkurler. Haa unutmadan ben de yengec burcuyum. Sevgiler

Pınarın Kulubesi dedi ki...

Benim derin dondurucudan kastım buzdolabının üstteki katı, tabi yer kısıtlı olunca yeni birşey koyamıyorum. Boşaltmaktaki çabam ordan geliyor:) Ama dolaptaki hazır malzemeleri çıkartıp kullanmak gibiside yok gerçekten.. Bekleyen kaşarları atmak için özellikle, buzdolabında bile bir süre küflenebiliyorlar çünkü..
yengeç burcu olduğun mutfaktaki hünerinden anlaşılıyor zaten:)