30 Temmuz 2007

Limonlu Cheesecake (Lemon Curd)


Cakes kitabından hem sonra bir de Cheesecake kitabını almıştım aynı serinin. Aslında doğrusu söylemek gerekirse bir çok kitabını aldım ki yakında bunlardan yapılan tariflerle de karşılaşacaksınız bu sayfada. Son zamanlarda depreşen cheesecake merakım beni ilk denememden sonra kitaptan yaptığım başka bir tarife yönlendirdi. Ama nedense tarifteki şeker miktarı gözüme az gözüküp fazladan şeker koyunca benim için bir cheesecake te olmaması gereken tatlılıkta oldu. O yüzden onu huzurlarınıza çıkarmadım. Ama şimdi tarifini vereceğim cheesecake gerçekten tam istediğim lezzet ve kıvamda bir pasta. O yüzden şiddetli tavsiyelerime kulak verin ve bu tarifi deneyin.
Alt taban için
250 gr sade bisküvi (ben kepekli kullandım)
125 gr tereyağ

Dolgu için
750 gr krem peynir (pınar beyaz, mascarpone ve labne kullandım yaklaşık eşit miktarlarda)
2 tatlı kaşığı limon rendesi (rendenin küçük tarafı ile yapılırsa daha iyi)
110 gr şeker
3 yumurta

Üst dolgu için
45 gr tereyağ
110 gr şeker
1 yumurta (hafif çırpılmış)
1 tatlı kaşığı limon rendesi
2 yemek kaşığı limon suyu

Tüm bu malzeme 22 cm lik bir kelepçeli kalıp için verilmiş. Ben daha küçün bir kalıpta yapacağım için malzemeyi 3 te bir oranında azalttım.

Öncelikle bisküvileri güzelce robotta çekip erimiş tereyağı ile karıştırın. Tabanına yağlı kağıt yayılmış (ben üşendim ama siz üşenmez kenarlarına da yağlı kağıt koyarsanız çok daha kolay ayrılır kalıptan) kalıbınıza bir bardağın alt yuzeyi le bastırarark yayın. Sadece alt yüzeye değil kalıbın kenarlarına doğru da malzemeyi kaplayın. Dolaba koyun.
İç dolgu için Yumurta hariç tüm malzemeyi bir kaba koyup mikser ile çırpın. Pürüzsüz karışımı elde ettikten sonra önce bir yumurtayı kırın ve karıştırın, sonra bir diğerini ve diğerini.
Dolaptan çıukardığınız kalıp içine bu malzemeyei doldurun. Bir alüminyum folya ile kalıbınızı kenarlarından su girmeyecek şekilde kaplayın. İçi su dolu tepsiye koyup fırında 1 saat kadar kapağını açmadan pişirin (Ben önce 10-15 dakika kadar 150 derecede pişirdim sonra 180 getirdim derceyi). Uzmanların dediğine göre bu fırınıniçindeki su çatlamayı engelliyormış. Gerçekten de ufacık bir çatlak bile oluşmadı yüzeyinde.
O fırında pişerken biz de limon dolgumuzu hazırlayalım. Isıya dayanıklı bir küçük kaba erimiş yağı, çırpılçış yumurtayı, şekerleri ve limonları koyup kaynamakta olan su dolu bir kabın üstüne oturtalım. Kabtaki suyun hiç bir şekilide üstteki kaba deymemesi tavsiye ediliyor. 20 dakika ya da karışım kaşığın yüzeyinde kalıncaya kadar pişirin kısık ateşte. Sonra da o da sıcaklığında soğumaya bırakın.
Fırındaki pişip fırının içinde soğuduktan sonra da bu dolguyu döküp 1 gece dolapta bekletin kalıbıyla beraber. Ben dolgunun kıvamına pek güvenemediğim için azıcık jelatin hazırlayıp ilave ettim içine. Ama çok bir şey farkettirmedi. Ertesi gün yağlı kağıt yardımıyla gayet kolay çıkardım kalıptan. Üst sosun koyduğumdan daha ince bir tabaka oluşturdupunu gördüm, bir kısmı biskülerden sızığ alt tabana gitmiş orada da hoş bir limonlu tabaka oluşturmuş.
Eğer bu tarifi denemek istiyorsanız şeker miktarıyla bence oynamayın çok kıvamında. Aynı cheesecake eminim üst dolgusu farklı olarakta nefis olacaktır.

26 Temmuz 2007

Krep Ole-2

Bu da cikolatali Krem Ole ile yapilmis bir Krep Ole
İçinde gene muz ve kiwi var extradan da damla çikolata. Niyetim bunu daha yüksek yapmaktı, hatta yaptım da ama baktım ki stabilitesi iyi değil, servis esnasında devrilme olasılığı yüksek katların yarısını aldım başka bir tabağa. O yüzden kıssadan hisse; yüksek yapmak marifet değil onu dilimlere ayırıp sunmak iş. Maximum 8-10 krep yeter bu tatlı için, bu da benden size tavsiye.

22 Temmuz 2007

Bir Tuzlu Bir Tatlı

Son aylarda adet olunduğu üzere hafta sonu yani burada Cuma günleri bizim ev de börek pişer oldu geç öğle yemeği için. Türkiyeden gelip bir şekilde bizim derin dondurucudaki yerini almış yufkalar olmasa bu durum gelenekselleşmezdi muhtemelen ama hazır yufkayı bulmuşken hafta sonu uzun uzun yemek pişirmekle uğraşacağıma börek yapmak kolayıma geliyor sanırım. Bu sefer şu dolapta ne zamandır beni bekleyen mantarları tüketmek misyonunuda üstlendi bu börek. Uzun uzun tarif vermeyeyim, miktarları siz zaten kafanıza göre ayarlarsınız.
Önce mantarları sıvı yağda suyunu salıp çekene dek pişirdim, kırmızı dolmalık biberleri ilave edip biraz daha çevirdimö ardından da küçük parçalara ayrılmış tavukları ilave ettim. Ama benim tavuğum donmuş olduğu için açılması için önceden haşladım. Hepsinin piştiğine kanaat getirince kekik, karabiber ve tuzla tatlandırdım.

Bir yanda da yumurta, yoğurt ve sıvı yağı çırptım. Yaydığım ilk kat yufkamın üzerine bu karışımı sürdüm, ikinci kat yufkayı yaydım ona da sürdüm ve yufkanın yarısına tüm malzemeyi yaydım. Sonra da kocaman bir rulo yaptım. Rulo büyük olduğu için tepsiye sığması için bir iki parçaya ayırıp kürdanlarla destekleyip tepsiye koydum,üstlerine de kalan karışımı sürdüm.
Pişince de dilim dilim kesip servis yaptım.

KREP OLE


Bu da ne böyle diyebilirsiniz ama durun dinleyin önce. Hikayesi cikolatalı pasta grubuna dayanır. Burada pastalarla ilgili konuşarken o kadar çok kişinin krem olelerden bahsettiğini ve pastalarda dolgu kreması olarak kullandığını okudum ki, Türkiyeye gider gitmez üç beş paket ben de attım çantama getirdim buralara. Sonra mutfakta böreğin pişmesi beklerken bir tabak içerisinde dünkü kahvaltıdan kalmış bir sürü pan kek ilişti gözüme. Aslında biz ev de pan kek değilde krep yaparız genelde. Ama Sevgili Jane krep yapmayı bilmediği için marketten hazır aldığı pan kek karışımını kullanarak çocuklara ziyafet çekmiş öncesinde. Birden bir ışık yandı bende de, önümde krepler, dolapta krem oleler bir de yenilmeyi bekleyen meyveler. Zaten Selen'in sayfasında gördüm şeftalili krepli pasta kalmış aklımın bir köşesinde. Hepsini birleştirmem uzun sürmedi.
Soğuk sütle mikserle karıştırarak krem oleyi hazırladım. Bir krep üstüne krema üstüne meyve dizilimine başladım. Ama nasıl yapacağıma karar vermediğim için hem çilekli hem de muzlu yaptım, çeşni olarakta ikisine de kiwi kattım. Bir de çileklerin mayhoşluğu gitsin diye üzerlerine pudra şekeri attırdım. Tüm katlar bitince çileklisine çilek şurubu (pasta denemelerinden halde hazırda olan), muzlusuna çikolata sosu döktüm. Soğumaları için dolaba koydum. Sonra da böreklerini bitirenleri süpriz tatlı ile ödüllendirdim. Hiç beklemediğim kadar lezetli bir şey oldu. Kimi çileklisini kimi çikolatalısını daha çok beğendi, ama herkes ikisinden de yedi. Bir daha ki sefere daha yükseğini yapacağım bu da böyle karar verildi.

15 Temmuz 2007

Krem Peynirli Limonlu Kek-Limon Ye#24

Hurmalı Kek'in yazısında da belirttiğim gibi yeni kitabım, yeni oyuncağım Cake kitabından derhal bir kek daha denedim hemen bir kaç gün içerisinde. Ama yayınlamak için Sevgili Süheyla'nın ev sahipliğinde gerçekleşen Limon Ye#24 etkinliğini bekledim. Neme lazım tam da o günlerde başka bir şeyler yapmaya vakit olmaz falan derken gerçekten de öyle oldu ve bu cheese tadındaki kekim beni kurtardı. Evet evet limon deyince serin tarifler geliyor akla ama benimki sımsıcak fırında pişen bir kek oldu gene de. Siz gene de serin tarifler istiyorsanız etkinlik sayfasında hem onları hem de başka bir sürü ilginç ve lezzetli tarif bulabileceksiniz; uğramadan geçmeyin. Teşekkürler Süheyla tüm zahmetlerin için.

185 gr tereyağ
185 gr krem peynir (Pınar beyaz kullandım)
1 tatlı kaşığı ince rendelenmiş limon rendesi
230 gr şeker
3 yumurta
150 gr kekun
100 gr un (tarif böyle ama siz totalde 250gr normal un koyup bir de kabartma tozu eklersiniz ki ben bu şekilde koyduğum halde gene de ekledim)



*Yumuşatılmış tereyağı, krem peyniri ve limon rendesini karışım açık bir renk alana kadar mikserle çırpalım.
*Sonra içine şekeri ilave edelim şekerler karışıma iyicene karışana kadar karıştırmaya devam edelim.
* Yumurtalardan birini karışımın içine kırp karıştırıp yedirelim ve aynı şekilde diğer yumurtaları da birer birer ilave edelim.
*Unumuzu eleyerek ilave edelim. Bu aşamada yukarıda da yazdığım gibi tarifte olmamasına rağmen ben kabartma tozu da ekledim.
*Unu ekledikten sonra tahta kaşıkla unları karışıma dahil edecek kadar karıştırıp yağlanmış kek kalıbımıza koyalım.
*Ara ara kontrol ederek kekimizi pişirelim.

Bu arada mutfağın içine dolmuş olan güzelim limon kokusunuda bir güzel içimize çekip soğuduktan sonra afiyetle yiyeceğimiz kekimizi hayal edelim.

Hmmmm, enfesssss

12 Temmuz 2007

Neşeli Kurabiyeler

Uzun zamandır şeker hamurunu elime almamıştım. Unutmuşum aslında hem nasıl meşakkatli hem de zevkli bir uğraş olduğunu. Ama bu sefer pasta değil de farklı bir şey denemek istediğim misafirliğe gideceğim evin sahibine götürmek üzere. Zaten bu bir çay davetiydi ve yanına da kurabiyeler pek bir iyi giderdi. Geziyordum, görüyordum bloglardaki birbirinden renkli ve güzel kurabiyeleri. Şöyle dedim çiçeği az bir memlekette bir çiçek buketi yerine kelebeklerden ve rengarenk çiçeklerden oluşan bir kurabiye buketi götürsem nasıl olur acaba diye. Pekte bir güzel ve hoş oldu. Üstelikte şık durdu.

Sadece misafirliğe gittiğiniz yere değil aslında çiçek götürebileceğiniz her yere siz de ya el emeğiniz bir kurabiye buketi götürebilir ya da buraya tıklayarak hepi topu 3YTL ye bir fidan dikebilirsiniz. Böylece malesef önlenemeyen (ya da önlenmek istemeyen ) şu yangınlara rağmen ülkemizi çölleşmekten kurtarmak adına kendimiz için, çocuklarımız için yarınlarımız için bir katkıda siz sağlarsınız.
Gelelim kurabiye tarifine. Tarifi Sevgili Gelincikler Burcu'dan aldım. Ama malzemeleri bir türlü toparlayıp uygun bir hamur haline getiremeyince ilave olarak biraz süt ve 1 yumurta ilave ettim. Merdaneyle çok ince açmadığım kurabiyeleri kalıplarla kesip renklerinin değişmesine fırsat vermeyecek bir sürede pişirdim. Sonra da aynı kalıplarla, renklendirdiğim şeker hamurlarını biraz suyla incelttiğim balla yapıştırdım. Anlatması çok kısa olduysa da yapması nerdeyse bir pasta kadar zamanımı aldı bu arada.
Hazır kurabiye işine kalkışmışken bir iki gün önce gördüğüm ve çok ama çok beğendiğim Sevgili Didem'in plaj kurabiyelerini de denemeden duramadım. O kadar hoşuma gitmişti ki bu fikirle yapılmış kurabiyeler gecenin oldukça geç bir saati olmasına rağmen zevkle bikini modelleri tasarladım durdum. Hoş benim hatunların bir kısmı bayağı bir selülitliydiler, aman canım selülitsiz de kaç kadın var ki şu dünyada. Tüm bunlardan başka kurabiyeleri yiyen arkadaşlarım dilek tutup yesem benimkilerde böyle olur mu acaba diyerek yediler kurabiyeri; ne dersiniz eğer böyle bir şey gerçek olsa kaçımız yemek ister bunları!..

08 Temmuz 2007

HURMALI KEK

Bu aralar gene takacak bir şeyler buldum ben kendime. Yeni takıntım ise Australian Women's Weekly serisinin Cakes kitabı. Kitabı raflarda görüpte içine bakar bakmaz vuruldum zaten resimlerin ve keklerin güzelliğine.
Tamam dedim sıradan başlamalı bu kekleri denemeye. Sırayla gidersem hangisini yapayım derdi de olmaz diye düşündüm ilk başta. Ama kazın ayağı öyle olmadı elbette. Eve gelip malzemelere bakıp bir de evdekilerle karşılaştırınca içinden yapacak bir kek bulamadım. Ya evdeki yumurta azdı ya ekşi krema denilen şey yoktu, aman bunun da türkçesi neydi falan derken ilk günü keksiz kapamak zorunda kaldım.
Fakat ertesi gün ilk sayfadan başlamasam da kendime yapmak için hurmalı bir kek seçtim. Ve sonuçtan ailece o kadar memnun kaldık ki kek 24 saati bile biteremedi bizim evde; hızlıca tüketildi.
Evet burası arap memleketi hurma bulmak daha kolay ama sanırım artık her yerde kolayca bulabilirsiniz sizde.
Nükhet'ten size şiddetle tavsiye.

185 gr tereyağ
250 ml süt
150 gr esmer şeker
145 gr çekirdekleriçıkarılıp doğranmış hurma
yarım tatlı kaşığı kabartma tozu
300 gr un
2 yumurta


Bir tencerenin içine doğranmış tereyağını, sütü, şekeri ve hurmaları koyun. Ocakta tereyağı eriyene kadar tahta bir kaşıkla karıştırarak pişirin. Kaynamaya başlayınca ocaktan alın içine kabartma tozunu ekleyerek 10 dakika bekleyin. Bu arada yumurtaları çatalla ya da el çırpıcısıyla biraz çırpın. Beklemenin sonunda pek bekletmeden unu ve yumurtaları karışıma ekleyip karıştırın. Bana karışım kitaptaki resimden biraz daha sıvı gözüktüğü için ben yaklaşık 50 gr daha un ekledim ama belki olmasa da olurdu. Önceden ısıtılmış orta dereceli fırında 40 dakika pişirin. Mümkünse bir tel üzerinde ters çevirerek soğutun. Mutlaka soğuduktan sonra servis yapın. Gerçekten hem farklı, hem tanıdık hem de lezzetli bir kekle tanışmış olacaksınız. Afiyet olsun.

01 Temmuz 2007

Kaşarlı Tavuk

Kısacık Türkiye tatilimizden döndük. Yeniden kendimizin olan yerlerde olmak harika bir duyguydu. Aileleri, arkadaşları görmek ise tarifsiz bir mutluluk. Şimdi yeniden işe ve yoğun tempoya dönme zamanı. Bir kaç haftadır aynı pastayı seyrettikten sonra birazda tuzlu bir şeyler almazmıydınız?

Tavuk filotosunun et tokmağı ile biraz dövüp içine rendelenmiş kaşar koydum. Kaşarlar içerde kalacak şekilde katladım. Önce yumurtaya sonra galeta ununa bulayıp kızarttım. Çok pratik ve lezzetli bir öğün oluverdi. Ama kızarta olayı biraz can sıkıcı olsada çocuklar için sakıncası yok sonuçta. Kimbilir belki fırında pişsede güzel olur geniş zamanlarda.