23 Şubat 2009

DENİZATI

Denizatı şeklindeki bu kurabiyeler minik sahiplerine ulaşalı aslında çok oldu ama araya giren bir sürü şey yüzünden ancak şimdi ekranda kendine bir yer buldu.
Zevkle yapıldılarö itinayla paketlendiler ve minik ellere ulaşıp eminim yüzlerde küçük bir tebessüme neden oldular.

14 Şubat 2009

HAPPY VALENTINE`S DAY


Bu gün Sevgililerin günü. Aşklarınızın çok uzun sürmesi dileklerimle.

03 Şubat 2009

DİKKAT ÇOK RESİM VARRRR!..

Şubat ayları benim için çok yoğun geçmeye başladı pasta yapmaya başlayalı. Öncelikle kızlarımdan birinin doğum günü Şubatta diğerinin ise hemencecik 1 Martta. Yani bu demek ki onun da pastası Şubatta. Eee bir de geçen sene de şurada ki pastasını yaptığım tatlı Alya'nın da doğum günü bu ayda.

Üstelik bu sefer 4 yaşına giren bu kıza annesinin deyimiyle neredeyse kırk gün kırk geceyi andıran doğum günleri yapılınca pasta dolu bir Şubat düştü benim hesabıma da.

Ama çok heyecanlı, koşuşturmalı iki günün sonra ortaya çıkanlarda bunlar oldu sonunda. Birinci pastamız küçük hanımın istekleri doğrultusunda Jack Sparrow idi. Kara İnci'nin şaşkın kaptanı, hani canım Karayipler'de ikamet edeni. Nam-ı diğer Karayip Korsanı. Adanın birinde bulmuş nihayet aradığı o muhteşem hazineyi, bulmuş bulmasına da artık sandığın büyüklüğünden mi gene gemisini kaybettiğinden midir bilinmez bir bezginlik çökmüş üstüne. Aman canım olsun, o zaten bizim bildiğimiz diğer hiç bir kahramana benzemediği için onu en tükenmiş halinde görmek bile kimseyi şaşırtmaz. Ama sanırım pasta üstünde Jack'i görmek Alya'yı bayağı şaşırtıp sevindirmiş laf aramızda.

Bu sevimli korsan kurabiyelerin aslında bu doğum günüyle hiç bir ilgisi yok ama tema korsan olunca, giriverdiler bu posta.

Benim minik Defne'nin yeni başladığı yuvasında ki bir etkinlik için yapılıp hazırlandılar. Bir de bunların yanında korsan kostümüne bürünmüş 3 yaşında güzel bir korsan koyduğunuzda, küçük korsanı mi yemeli yoksa kurabiyeleri mi şaşırıp kalıyor insan.

Hmmm araya fazla laf sıkıştırmadan kaldığımız yerden devam edelim. İkinci pastamızın konusu bana söylendiğinde o da ne ki oldum birdeb bire. Hani neredeyse yenilir mi içilir mi diyeceğim. Bakalım siz duydunuz mu daha önce; "Lilo & Stitch ". Çocuğu olan ve evinde Disney kanalı olanların duyduklarına eminim. Nitekim bizim evde de ben hariç herkes biliyormuş ki buna eşim de dahil. Herneyse benim gibi cahiller için sevimli bir resimlerini de koymak istiyorum tam buraya.




Ben de elimden geldiği kadar bu sevimli Hawaili kızı ve uzaylı arkadaşını tropikal iklimin sahilinde, altın renkli kumların üstünde şekillendirdim.

Bir dakika bir dakika! Daha sırada "Lilo & Stitch" kurabiyeleri var. Rengarenk çiçekler ve başka bir kıyafetle Lilo kurabiyeleri de neşelendirdi. Sonra da hepsi paketlenip Alya'nın arkadaşlarına gitti.
Bitti zannettiniz ama daha devam ediyoruz. Bu üzeri sayılarla dolu cıvıl cıvıl renklere bürünmüş kurabiyeleri de unutmayalım. Her birinin üstünde çocukların isimleri ve çeşitli sayılar var. Bu aralar tatlı Alya sayılara ve saymaya çok merak saldığından okula gidecek bu kurabiyelere de sayılar doluştular.

Sanırım bir yandan bir ısırık alırken diğer yandan da kalan sayıları saymaya çalıştı bu afacanlar.
İki pasta, iki sepet kurabiye derken, hem anlatırken hem de hazırlarken eğlendiğime göre ben, 4 yaşını bu sevimli kahramanlarıyla karşılayan Alya nasıl heyanlı hoş vakitler geçirmiştir kimbilir? Üstelik tüm bu kutlamaların tek kahramı olduğunun bilincinde olarak.

Tatlı sarı kıvırcık kız; sana öyle mutlu bir yaşam diliyorum ki, ömür boyu yüreğinin mutluluktan sıkıştığını hissedersin umarım. Nice yaşlara.

Nasıl sizi baştan uyarmıştım değil mi çok resim var diye.

02 Şubat 2009

HAYVANLAR ALEMI

Son zamanlarda hayvanlar alemi ile bayağı uğraştığımı siz de görüyorsunuz bu resimlerle. Üstelik şöyle en sevimlisinden ev hayvanları değil yaptıklarım, ancak hayvanat bahçelerinde gördüğümüz bir de belgesellerde izlediğimiz orman hayvanlarından bahsediyorum.

Tatlı minik Alp biraz da annesinin onun odasını bu figürlerle donatması nedeniyle tam bir hayvan tutkunu olmuş. Bir yaşını dolduracak olması nedeniyle biz de ona zürafanın boynundan esinlenerek 1 şeklinde bir pasta yaptık. Görünce heyecanlansın diye de bir kaç diğer orman sakinini de ağaçların arasından çıkardık.

Anneciği biricik oğluna nazar değmesin diye bir de nazar boncukları isteyince aşağıdaki bu sepet de çıktı ortaya.
Tüh tüh tüh kırkbirkere maşaallah diyerek Alp'e tüm güzel dileklerimizi yolluyoruz. Ailenle beraber hep mutlu ve sağlıklı yaşam diliyorum sana.

Konumuz hayvanlar alemı olunca, pastalar ardı ardına birikince aslan temalı bu pastamızı da bu postta yayınlamak iyi bir fikir gibi geldi bana.
Hayvanlar alemi resmettik diye sakın miniğimizi erkek zannetmeyin, o güzeller güzeli sapsarı saçlı, kocaman gözlü bir kız çocuğu. Hayvanlar, özellikle de aslanlar son gözdeleri. Bende onun için bir arada barışça oturan hayvanları yapayım istedim.

Ama o da ne! Şu sevimli koca fil biraz tırsmış mı iki aslanla aynı yerde olmaktan ne dersiniz?

Defne Nehir'in ilk yaş pastasını da yapmak bana kısmet olmuştu. kimbilir belki üçüncü yaş pastasını da ben yaparım.

Canım küçüğüm, sen harika bir genç kız olacaksın, çok canlar yakacaksın. Kendin gibi bahtın da güzel olsun, hep mutlu ama çok mutlu ol.