31 Mart 2009

KELEBEKLER


Bu kelebekler uzun süre önce uçuştular bu pastanın üstünde üzerinde ama akşam menüsüne konmaya ancak vakit buldular.

4 yaşını karşılayan küçük bir kız için kanat çırptı bu rengarenk kelebekler sarı tohumlu pembe yapraklı bu çiçeğin üstünde. Annesi özellikle kelebeklerin uçuştuğu bu pastayı istediğinde bir sürü rengi bir arada kullanabileceğim için çok mutlu olmuştum. Sanırım ben bir renk tutkunuyum. Yıllardır düşünürüm en çok hangi rengi seviyorum diye ama net bir cevabını bulamadım henüz. Sadece sıcak renklere karşı daha bir sempatizanım. Geçenlerde de eşime sordum benim en sevdiğim renk ne söyle bakalım diye, hiç tereddütsüz hepsi dedi.

Konuyu kelebeklerden aldım renklere getirdim ama kurabiyelerden bahsetmeden geçemeyeceğim. Sadece kızların değil erkek çocuklarının da ilgisini canlı tutabilmek için bu sefer kelebekler sevimli renklerdeki arabaların arasında dolaştılar. Küçük bir kızın doğum gününe renk kattılar. Happy Birthday Grace!


O kadar kelebek demişken bir tane de kocamanından, üstelik tatlı Zeynep için hazırlananından bahsedeceğim size. İşte kız pastası dediğin de böyle cıvıl cıvıl olmaz mı zaten?

Bu pasta için bir heves aldığım Wilton'nun kelebek kalıbını kullandım. Sonra pasta gözüme yeterinde büyük gelmediği için bir dikdörtgen bir parça pişirdim , çimlerle kapladım ve kelebeği de üzerine kondurdum. Böylece yeşilliklere serilmiş mutlu mutlu gülen bu kelebek çıktı ortaya.

Zeynepçim senin de yüzün bu kelebeğin ki gibi gübü aydınlansın hayatın boyunca. Mutlu yeni yaşlara.

25 Mart 2009

ERKEKSEL ŞEYLER

2 yaş partisi yapılacak olan Joshua'nın henüz belli bir kahramana karşı özel bir takıntısı olmayınca, annesine de şuradaki Defne'nin 2 yaş pastası gibi erkeksel figürlerden oluşan üstelikte cupcake olduğu için servisi kolay olan bu pasta cazip gelmiş.


Önce kocaman bir portakallı kek mis gibi kokular içerisinde pişti bizim mutfağımızda. Sonra büyüklü küçüklü kakolu cupcakeler birbiri ardına geldi. Kocaman bir iki haline getirilen portakallı kekin üzerine, kürdanla cupcakeler sabitlendi. Marshmalowlardan yapılan çok güzel kıvamlı çikolatalı bu kremada üzerlerinde yerini aldı (söz yazacağım tarifini).


Bir gece önceden yaptığım "erkeksel şeyleri" de üzerlerine yerleştirmek kısacık zamanımı aldı.

Eh bana da bu minik adama mutlu ve sağlıklı bi yaş dilemek kaldı. Happy Birthday Joshua!

14 Mart 2009

SPONGE BOB COOKIE


Yakışıklı bir delikanlıya doğumgünü hediyesi olarak gittiler ve partiye gelen diğer küçük hanımefendi ve beyefendiler tarafından hapur küpür yendiler.. ::)))

Fazla söze hacet yok... Hanimiş'in o mis kokulu portakallı kurabiyesine ilave olarak limon kabuğu rendesiyle miss kokulu bir sürü kurabiyeee.. ve üzeri şeker hamuru ve royal icing ile şekillenen bir sürü Sünger Bob lar



Çok şirin görünüyorlar değil mi..::)))

08 Mart 2009

DEFNE KUZUSU 3 YASINDA

Benim en minik kuzumda büyüdü prenses oldu artık. 3 yaşında olan bu küçük hanımın kendine mutlak yakıştırdığı sıfatlar varö onlar dşındaki herhangi bir kelime iltifat ya da iyi bir anlam içeriyor olsa bile tarafından kabul görmüyor. Mesela o kesinlikle bir" prenses", sonra "pretty girl" ve en en önemlisi de "abla". Kesinlikle küçük kelimesini duymaya tahammülü bile yok. Ona her nekadar sen çok büyüksün desem de sanırım hep benim miniğim olarak kalmaya devam edecek.

Bizim küçük olan büyük hanıma geçtiğimiz hafta sonu bir doğum günü partisi yaptık buranın en güzel parklarından birinde. Yeşillikler içinde, prenses kostümümüzle, pembeli morlu balonlarımız ve konuklarımızla beraber çok eğlenceli bir doğum günü yaşadık.

Aslında ilginç olan Ezgi'nin doğum gününden sonra sürekli kendi partisini soran Defnoş gün yaklaşmaya başladıkça doğum günü istemiyorum, Dora istemiyorum diye dolanmaya başlamıştı ortalıkta. Her şey ayarlanmiş, davetliler çağrılmışken vazgeçmek olmazdı elbette. Bir kaç sohpetten sonra minik hanımın korkusu anlaşıldı. Bir parti yerinde yaptığımız ablasının doğum gününde oyunlar yapan, çocukları müzikle ve şarkılarla eğlendiren görevlilerin bizim kızın korkulu rüyası olduğunu anladık. Onların olmayacağını söylesekte pek başarılı olamadık. O gün parka doğum gününe değil de kaydıraklara diye gitti bizim kız prenses elbisesiyle. Partinin başındaki gerginliği ise çocuklarla kaynaşıp oynamsıyla yok oldu gitti ve en çok ta o eğlendi..


Uzun süredir Dora hayranı olan Defnoş'a önceden verdiğim söz üzerine Dora The Explorer figürlü oldu pastamızda.
Çok zevkliydi yapılışı ve bitimine doğru kızlardan gelen iltifatlar.

Bu sefer anne akıllıydı ve sadece bir pasta yaptı, kurabiyelerle ise hiç uğraşmadı. Biz çok eğlendik o gün, tam bir kutlama yaptık Defne"nin yeni yaşına girişi nedeniyle. Sevinç içinde geçsin kuzumun sonra ki yaş dönemleri de en az bu sefer olduğu gibi.

Biz onu çok seviyoruz ve o da bunu biliyor. İyi doğdun tatlım, iyi ki aramıza katıldın.

03 Mart 2009

EZGI` nin Doğum Günü Masalı

Bir güzel bir prensesin doğum gününü atlattık biz geçtiğimiz Şubat ayında. Bu öylesine güzel bir prenses ki bana ve babasına göre yeryüzünde onun gibi bir tane daha var başka da yok. Yakında diğer güzel prensesin doğum günü anları da burada olacak ta biz önce büyük güzel prensesin doğum günü masalına başlayalım.
Çok uzun zaman önce günlerden birinde kralıçe anne yeni aldığı Wilto'nun kitabına bakarken hemen yanı başında oturan büyük ve küçük prenseste merakla kafalarını kitaba doğru uzatırlarmış. Sayfalar çevrildikçe gördükleri pastalar hakkında yorumlar yaparlarmış. Gel sayfa git sayfa derken bbirden peşpeşe sayfalarda biri Denizkızı Ariel diğeri de minik kaşif Dora the Explorer"ı görmüşler. İşte o an ikisi de dpğpum günlerinde istedikleri pastayı belirlemişler.

Aradan aylarrrr geçmiş Şubat ayı kapıya dayanmış. Aslında kraliçe anne rahat, model zaten belli imiş olmasına da gene de öyle şekil mi yapsam böyle şekil mi versem diye düşünürken imdadına arkadaşı harika pastalar yapan Asuman yetişmiş. Şu pasta üstüne resmi aplike etme mantığına dayanan teknikten, teknik adıyla bahsetmiş (ama kraliçe anne bu adı hep unuturmuş) bir de örnek gösterip püf noktalarını paylaşmış. Onun üzerine de anne de aşağıdaki Deniz kızı Ariel pastasını yapmış.

İçi dışı çikoltalı olan pastanın içinde bir de muzlar varmiş. Ama hep ya o kadar çocuğa yetmezse endişesi taşıyan anne bir tane de çiçeklerle bezediği başka bir pasta daha yapmış. .

Pastaya bir örnek olarakta EZGI yazan kurabiyeler hazırlamış.

Özenle poşetlenen kurabiyeler çocuklarınellerine pek bir yaraşmış.

Masalımız burada bitmiyor elbette. Sonrasında 36 çocuğun neşeli çığlıkları, Ezgi'nin yüzündeki mutluluk ifadesi, bir sürü birbirinden güzel hediye, beim doğum günüm ne zaman diye zıplayan küçük prenses ve çok yorgun kraliçe anne ile kral baba kalmış.
Olsun çocuklar eğlenmiş ya yorgunluk bu dinlenince geçer diyen kraliçe anne küçük prensesin doğum günü için planmlara başlamış.

Güzel prensesim, tatlı kızım, yüzündeki gülümseme hiç solmasın, hayatın boyunca hep mutlu ama çok mutlu ol. Bu masal da sana ilerisi için güzel bir anı olarak kalsın.